HARNAME

         Bir zamanlar zayıf düşkün bir eşek varmış. Yük taşımaktan anası ağlarmış. Kah odun taşır kah su taşırmış. Gecesi gündüzü kahırla üzüntüyle geçmiş. O kadar ağır yükler taşırmış ki yaralarından teninde tüy bitmezmiş. Eti derisi kalmamış. Teri yükünün altında kana dönermiş. Bir gün sahibi onu himaye eder gözetir ona iyilik edermiş. Sırtından palanını almış ve otlaması için salmış. eşek otla ya otla ya ilerlemiş. Otlakta yürüyen gözleri ateşli göğüsleri gergin öküzleri görmüş. Otlağı sömürüp yiyorlarmış. kıllarını çekince damarları damlarmış. Bazılarının boynuzlar ay gibi., kiminin de halka halka yay gibiydi. Ne yular dertleri vardı ne de palan üzüntüleri. Ne de yük altında hasta ve şikayetçiydiler. Eşek bu hali garip görmüş çok şaşırmış. Kendi durumunu gözünün önüne getirmiş. Demiş ki "Biz bunlarla aynı yaratılıştayız, elde, ayakta, şekilde aynıyız.Neden onların başına taç giydirilmesi, neden bize bu yoksulluk ve ihtiyaç. Eşek akıl danışmak için bilge eşeğe gitmiş. Şöyle demiş "Soyun sopun hatiplere konu oldu, ediplere de nefesin hoş gelir. kuşku yok sen eşeksin bilgilisin. Benim bir sorunum var bunu hallet. Bugün otlakta öküzleri gördüm, göğüslerini gererek yürüyorlardı. Her biri kuvvetliydi. Bilge eşek iyice dinledikten sonra cevaplar. " Bu dediklerimi iyi dinle eğer aklında noksanlık yoksa nedenini anlamalısın. Öküzler gece gündüz buğday işler, buğday otlar ve buğday dişlerler. Buğdaya bu öküzler besep olduğu için ALLAH onlara bu yüceliği verdi. Devlet tacı başlarına kondu... Eşekte öküzler gibi yemeye karar verir. Bir tarlaya girer. Karnını doyurur ama ekinleri mahveder. Bunu gören ekin sahibi çıka gelir. Cihanın yüz karası sesini öyle yükseltti ki. Nağme dizmek bir yana ahengi bozmuş. Eşek seslerin en çirkinini çıkarınca ekinli tarlanın sahibi eline sopayı alır almaz yola çıktı. Tarlasının halini görünce inledi, gördü ki tarla ekinden temizlenmiş. Yeşil tarla kara toprak olmuş. Küfretmekle yüreği soğumamış. Eşeği döverek kendini sakinleştirememiş. Bıçağı çekip başka yerlerini bıraktı. Ama eşeğin kulağını ve kuyruğunu kesmişe. Eşek kan dökerek , canı acıyarak kaçmaya başlamış. Yolda karşısına eşek arkadaşı çıkmış. Ne olduğunu sordu eşek feryat figan......

Yorumlar