ACIMAK(TİYATRO)-BEDİA ÖZKURT

                             ACIMAK


 1.PERDE

1.BÖLÜM

(Zehra eline defteri alır ,bir köşeye oturur ve okumaya başlar. Müşrit ve Cevdet sahnenin yan tarafında olanları canlandırır.)

...

Cevdet: Sana bir yardımda bulunabilir miyim Mürşit?( İyi niyetle ve sakince söyler)

Müşrit :Geçti.(ellerini başına koyar, dertli gibidir)

 (Zehra okur)"Bu tesadüf bir iki sene evvel olsaydı belki eski arkadaşa bir iyilik edebilirdin. Fakat şimdi... Ölüler gibiyim... Hiçbir şeye ihtiyacım yok... Yuvarlanıp gidiyoruz... Cevdet’ten beş on kuruş istemek mümkün ama içimden gelmedi ondan alacağımı almıştım. Biraz evvel bana “Vah Mürşit vah!...” diye acıması tasavvur edebileceğim sadakaların en zenginiydi."

Cevdet:(ısrar ederek)Sana mutlaka yardım etmeliyim Müşrit.

Müşrit:( kırık bir gülümseme gelir yüzüne  ve aklına birden kızı Zehra gelir)Bana hakikaten bir iyilik yapmak istiyor musun?

Cevdet:(Başını evet der gibi sallayarak) Elbette...Ona ne şüphe?

Müşrit: İki kızım vardı... Biri öldü... Öteki de ya ölecek... Ya ahlâksız olacak... Senin hatırlı ahbapların vardır... Şu çocuğu bir leyli mektebe kabul ettirebilir misin? Böylece hem bir masumu kurtarmış hem de bana edebileceğin tek iyiliği etmiş olacaksın... (Kendini tutamaz ve karanlığa dönüp ağlamaya başlar)

Cevdet: ( Onun için üzülür yanına çömelir ve ona vaatlerde bulunur.)

( Cevdet bazı dostları yardımı ile bir Marabet Mektebine yerleştirir Müşrit buna da bin şükürler eder)

Müşrit: (içinden söyler) Evladımı nihayet o canavarların elinden kurtarmaya muvaffak oldum.

2.BÖLÜM

( Zehra defteri oturduğu yerden okumaya devam eder)

...

(Anası ve kızı Müşrit’in ayaklarına kapanarak ağlamaya başlar)

Ana ve kız: Ferihayı toprağa verdik...Zehra’yı da elimizden alma ! ( Hem ağlar hem de yalvarırlar)

Müşrit:Onun şimdi temiz bir yatakta masum çocuklar merhametli muallimler arasında yattığını düşündükçe başıma taç giyerek bir hükümdar tahtına oturmuşum gibi seviniyor gururlanıyor bayram ediyordum. Zehra kurtuldu...(Gururlu bir baba gibidir ve söylediklerine kulak asmaz)

3.BÖLÜM

(Zehra defteri okumayı bitirdi.Yalnız birkaç sahife ötede okunmayacak kadar karışık ve fena bir yazıyle şu satırlar vardır ve son cümleyi de okur. )

Müşrit: Zehrayı gördüm. Büyümüş hemen hemen bir genç kız olmuş. Dört seneden beri görmemiş olmama rağmen o kadar çocuğun içinde derhal bulup çıkardım. Zehra mektep arkadaşları ile bir yere gidiyordu.

Müşrit: ( Fısıldayarak , dua eder biçimde Allah’tan bir şey ister ) Kocaman bir hanım olmuş kızımı son bir defa kucaklamak...fakat buna imkan yok...Çocuğum benden utanır... Ne yapalım elverir ki o bahtiyar olsun.

Zehra defteri okumayı bitirir.Ortalık kararmaya başlamıştır.

Zehra: (Titreye titreye oturduğu yerden kalkar eline bir mum alır ve cenazenin olduğu odaya girer.)

(İhtiyar komşu kadın başında başörtüsü elinde Kuran köşede kalmıştır.Mürşit Efendi’yi ince bir şilteye yatırmışlar üstüne bir eski asker battaniyesi örtülüydü. Battaniye kısa olduğu için ölünün yırtık çoraplı ayakları dışarıda kalmıştı.)

(Zehra artık kendini zaptedemez)

Zehra: Baba... Zavallı babam...Affet beni...( Diz çökerek ağlamaya başlar)

(Birkaç gün sonra)

Anlatıcı:Zehra Anadolu Mektebine döner.Muallimin artık hiç eksiği kalmamıştır. Artık acımayı öğrenmişti..

 


Yorumlar